2021 yılında izleme listenize eklemeniz gereken filmleri keşfedin! Heyecan dolu maceralar, duygusal hikayeler ve ödül kazanan yapımlarla dolu bir yıl sizleri bekliyor. Sıra dışı senaryolarıyla dikkat çeken filmler, sinema dünyasında fark yaratacak. Hemen izlemek için listemize göz atın!

Geçen yıl sinema sektörü zorlu bir süreçten geçerek, kapılarını hayranlarına kapattı ve birçok festival sanal olarak gerçekleştirildi. Ancak 2021 yılı, izleyicilerin bekleyişini sona erdirecek birçok yeni filmle dolu olacak. Bu yıl, Marvel ve DC evrenlerinden birçok film beklenirken, yönetmenlik debütleri de oldukça dikkat çekecek. Ayrıca, dünya genelinde gerçekleştirilen film festivallerinde gösterilen eserler de aynı zamanda sinema severleri bekliyor olacak.

2021, izlemeniz gereken filmler açısından oldukça zengin bir yıl olacak. Bu yılın en dikkat çekici yapımları, Marvel ve DC evrenlerindeki filmler olacak. Black Widow ve The Suicide Squad, hayranlarının beklentilerini karşılayacak. Bunun yanı sıra, birçok başarılı biyografik yapım da yıl boyunca vizyona girecek. Aretha Franklin'in hayatını anlatan Respect ve Venus ve Serena Williams'ın babasının hayatını anlatan King Richard bu yapımlardan sadece birkaçı.

Yönetmenlik debütleri de bu yıl oldukça dikkat çekecek. Tanınmış oyuncular, bu yıl ilk kez yönetmen koltuğunda yer alacakları yapımlarını beyazperdeye taşıyacaklar. Rebecca Hall'un yönetmenlik debutu olan Passing ve Tony ve Pulitzer ödüllü Stephen Karam'ın yönetmenlik yapacağı The Humans bu yapımlardan sadece bazıları.

Son olarak, dünya genelinde düzenlenen film festivallerinden birçok eser de bu yıl izleyicilerle buluşacak. Ben Wheatley'nin In the Earth'sı ve Questlove'un Summer of Soul (…Or, When The Revolution Could Not Be Televised)'ı, Sundance Film Festivali'nde beklentileri karşılayacak yapımlardan sadece bazıları. Bu yıl Cannes, Venedik ve Toronto gibi festivallerden de birçok film izleyicilerle buluşacak. Julia Ducournau'nun yönettiği Titane ve Wes Anderson'ın The French Dispatch'i, her iki festivalde de oldukça ümit verici gözüküyor.

Dikkat Çekici Yapımlar

Bu yıl, sinemaseverler tarafından uzun süredir beklenen filmlerin yanı sıra, henüz keşfedilmemiş yeni yapımlar da vizyona girecek. Marvel ve DC hayranları, karakterlerin maceralarını konu alan yeni filmlerle mutlu olacaklar. Black Widow, Scarlett Johansson'ın başrolünde olduğu bir Marvel filmi olarak yolculuğuna devam edecek. The Suicide Squad ise DC süper kötülerine odaklanarak, ilk filmin devamı niteliğinde bir film olarak izleyici karşısına çıkacak.

Biyografik yapımlar her zaman ilgi çekici olmuştur ve 2021 yılı da bu açıdan oldukça zengin olacak. Aretha Franklin'in hayatını anlatan Respect ve Venus ve Serena Williams'ın babasının hayatını konu alan King Richard, gösterimi yapılmadan önce filmleri merak ettiren yapımlar arasında yer alıyor.

Sinemaseverlerin dikkatini çekebilecek bir diğer yapımlar ise yönetmenlik debutları. Anılarına, hayallerine, gençliklerine ve aile ilişkilerine odaklanan The Humans, oyunculuğundan yönetmenliğine geçiş yapan Stevan Yeun'un ilk yönetmenlik deneyimi oldu. Passing ise, siyah bir kadın olarak kimliğini geçmişte saklamaya çalışan bir karakterin hikayesini anlatıyor ve sinema dünyasında tanınan bir oyuncu olan Rebecca Hall'un yönetmenlik debutu olma özelliği taşıyor.

Marvel ve DC Filmleri

Özellikle Marvel Cinematic Universe ve DC Comics hayranları, bu yılın beklenen yapımlarını bekliyor. İki şirketin de hayranlarını mutlu etmek için birbirinden büyük yapımları piyasaya sürmeyi planladığı biliniyor.

Marvel stüdyoları, uzun süredir beklenen Black Widow filminin yanı sıra Eternals, Shang-Chi ve The Legend of the Ten Rings, Spider-Man: No Way Home gibi filmlerle hayranlarının karşısına çıkacak. DC Comics ise, The Suicide Squad, Black Adam, The Flash gibi yapımlarla karşımıza çıkmaya hazırlanıyor.

Bu filmlerin yanı sıra, Marvel ve DC evrenlerinde henüz doğrulanmamış ancak fan teorilerine ve dedikodulara dayanan birçok film projesi de var. Özellikle Marvel evreninde X-Men ve Fantastic Four’un yer alması bekleniyor.

Black Widow

Marvel hayranları, Scarlett Johansson'ın yıllardır beklenen solo filmi Black Widow'u merakla bekliyor. Natasha Romanoff'un geçmişine dair ipuçları veren film, Marvel Sinematik Evreni'nin birçok kahramanıyla bağlantılı olacak. Yeni karakterler de ilk kez Marvel evrenine katılacak. Florence Pugh'un Yelena Belova'yı canlandırdığı film ayrıca David Harbour ve Rachel Weisz'i de kadrosunda barındırıyor. İzleyiciler, Black Widow'un diğer Avengers filmlerine nasıl bir etkisi olacağını merak ediyor.

The Suicide Squad

The Suicide Squad, DC Comics'in süper kötü karakterlerine odaklanan ve ilk filmin devamı niteliğinde olan bir yapım. Filmin yönetmen koltuğunda James Gunn var ve filmin kadrosunda geniş bir oyuncu topluluğu yer alıyor. Margot Robbie, Viola Davis, Joel Kinnaman, Jai Courtney ve daha birçok ünlü isim, filmde rollerini üstleniyorlar.

The Suicide Squad, hikayesiyle izleyicileri heyecanlandırmayı başardı. Kötü yola sapmış karakterler, ceza yerine kötü işlere karışmaları durumunda ölümcül bir misyonda yer alacaklar. Yeni filmin, ilk filmde yaşananlara göndermeler yapması bekleniyor. James Gunn'ın yönetmenliğinde, The Suicide Squad'un daha karanlık ve macera dolu bir film olacağı konuşuluyor.

The Suicide Squad, özellikle karanlık ve çılgın atmosferiyle izleyicilerin ilgisini çekecek gibi görünüyor. DC'nin kötü karakterlerine odaklanan bu yapım, çizgi roman hayranları ve genel izleyici kitlesi için oldukça ilgi çekici bir seçenek olacak.

Biyografik Filmler

Bugünlerde sinemalarda izleyebileceğimiz pek çok biyografik film var. İzleme listenize mutlaka eklemeniz gereken bazı filmleri sıraladık.

• Respect: Aretha Franklin'in hayatını anlatan Respect, sevilen oyuncu Anjelica Huston'un başrolünde olduğu Frida gibi filmlerle aynı ivmeyi yakalayabilir.
• King Richard: Venus ve Serena Williams'ın babasının hayatını anlatan King Richard, Will Smith'in performansına övgüler aldı.

Bu filmler, gerçek hayatta yaşanmış olaylardan ilham alınarak yapılmıştır. Belirli bir dönemi veya bir karakteri ele alarak seyircileri etkilerler. Bu tür filmler, insanların hayatını daha iyi anlamalarını sağlar ve ilgi çekici hikayeleri sayesinde büyük bir izleyici kitlesine hitap eder.

Biyografik filmler, yönetmenlerin oyuncu seçimi, set tasarımı ve müzik seçimleri gibi pek çok faktörü kullanarak gerçek hayattan alınmış bir hikayeyi sinemaya yansıtmaları sayesinde insanları etkilerler. Bu tür filmler, izleyicilerin gerçek hayatta karşılaştığı zorlukları, mücadeleleri ve zaferleri anlamalarına yardımcı olur.

Respect

Aretha Franklin'in hayatını anlatan Respect, müzik dünyasındaki dönüm noktasını anlatan biyografik filmler arasında yer almaktadır. Anjelica Huston'un başrolü üstlendiği Frida ve Ray Charles'ın hayatını anlatan Ray filmleri gibi, Respect de müzik dünyasının ne kadar büyük etkisi olduğunu gözler önüne seriyor. Film, Aretha Franklin'in müzik kariyerindeki yükselişini ve kişisel yaşamındaki zorluklarını ele alıyor. Başarılı senaryosu, müzikleri ve oyuncu performansları ile Frida gibi ödüller kazanma potansiyeline sahip bir yapım olarak dikkat çekiyor. Müzik tarihine meraklı olanlar için muhteşem bir deneyim sunacak olan Respect'in sinema salonlarında izlenmesi bekleniyor.

King Richard

King Richard, Venus ve Serena Williams'ın babasının hayatına dair bir film olarak karşımıza çıkacak. Bu biyografik filmde Will Smith, Williams'ların babası Richard Williams rolünde öne çıkıyor. Smith'in performansı, eleştirmenler tarafından övgüye değer bulunuyor. Film, Williams ailesinin geldiği yeri ve Richard'ın kızlarını nasıl tenis şampiyonlarına dönüştürdüğünü anlatıyor.

Yönetmenlik Debutları

Bu yıl birçok ünlü isim ilk kez yönetmenlik deneyimleriyle karşımıza çıkacak. Yönetmenlik konusunda henüz deneyimi olmayan bu isimler, filmlerindeki özgün tarzlarıyla da dikkat çekecekler.

• Rebecca Hall'un yönetmenlik debutu olan Passing, Sundance Film Festivali'nde öne çıktı.
• Stevan Yeun ve Beanie Feldstein'ın oynadığı The Humans, Tony ve Pulitzer ödülü sahibi Stephen Karam'ın yönetmenlik debutu olarak karşımıza çıkıyor.

Bu isimlerin, oyunculuk kariyerlerindeki başarılarını yönetmenlik alanında da sürdürebileceklerini göstermeleri bekleniyor. Kendilerine özgü anlatımları ve farklı bakış açılarıyla, bu yeni yönetmenler sinema dünyasını daha da zenginleştirecekler.

Passing

Passing, Rebecca Hall'un sinemada yönetmenlik yaptığı ilk film olma özelliğini taşıyor. Başrollerinde Tessa Thompson ve Ruth Negga'nın yer aldığı film, aynı isimli romanın uyarlamasıdır. Zencilerin beyaz geçinmelerini konu alan film, 1920'li yıllarda geçiyor.

Yönetmenliğinin yanı sıra senaryosunu da yazan Hall, filmin yapım aşamasında uzun bir süre geçirdi. Konusu ve oyuncu kadrosuyla dikkat çeken film, uluslararası festivallerde gösterildikten sonra ana akım sinema salonlarında izleyicisiyle buluşacak.

The Humans

The Humans, Stevan Yeun ve Beanie Feldstein gibi oyuncuların başrollerini üstlendiği bir film. Ancak bu film, yönetmen Stephen Karam için bir başlangıç niteliği taşıyor. Tony ve Pulitzer ödülü kazanan Karam, The Humans ile sinema dünyasına adım atıyor.

Yapım, aile dinamikleri ve insan psikolojisi üzerine odaklanıyor. Hayatta kalmak için mücadele eden bir ailenin, çok sayıda sorunla karşılaşması ve etkileşimi ele alınıyor.

Özellikle tiyatro dünyasında tanınan Karam'ın, sinema dünyasında da başarılı olacağına dair yüksek beklentiler var. The Humans, her ne kadar yönetmenlik debutu olsa da, aldığı övgülerle adından söz ettiriyor.

Festival Filmleri

Bu yıl, sinema dünyasının büyük heyecanla beklediği film festivalleri gerçekleşmeye devam edecek ve birçok yeni eser sinemaseverlerle buluşacak.

Öncelikle 2021'in en önemli film festivallerinden biri olan Sundance'dan bahsetmek gerek. Festivalde filme yerleşen In the Earth, Ben Wheatley'nin yönetmen koltuğunda oturduğu bir korku filmi olarak dikkat çekiyor. Bir diğer film olan Summer of Soul (…Or, When The Revolution Could Not Be Televised) ise The Roots'un bateristi Questlove tarafından yönetiliyor. Black müziğin 1969 festivaline odaklanan belgesel, müzik tarihine ışık tutuyor.

Bunun yanı sıra Cannes, Venedik ve Toronto gibi uluslararası festivaller de birbirinden iddialı filmlerle izleyicilerin karşısına çıkacak. Cannes'da Altın Palmiye ödülü kazanan korku filmi Titane, yönetmen Julia Ducournau tarafından çekilirken, Wes Anderson'ın son filmi The French Dispatch, Cannes Film Festivali'nde oldukça beğenildi.

Uluslararası festivallerin yanı sıra, yerel festivallerde de birçok yeni yapımlar izleyicilerin karşısına çıkacak. Film festivalleri, yeni filmleri keşfetmek ve sinema dünyasını takip etmek isteyen izleyiciler için kaçırılmayacak bir etkinlik olacak.

Sundance Filmleri

2021 yılında Sundance Film Festivali, çevrimiçi etkinliklerde gerçekleşecektir. Festival, her yıl yeni ve ilginç filmleri dünya sinemaseverleriyle buluşturuyor. Bu yıl da festivalden dikkat çekecek filmler bekleniyor. Ritim ve blues türündeki belgesel Summer of Soul (Or, When The Revolution Could Not Be Televised) müzikseverleri kendine hayran bıraktı. Çünkü Questlove'un yönetmen koltuğunda oturduğu filmde, Harlem Kültür Festivali'ndäki unutulmaz konserler izleyicilere sunuluyor.

Ayrıca, Ben Wheatley'in In the Earth'sı da Sundance'de gösterilecek. Korku türüne ait olan film, pandemi döneminde çekildi. Filmin çekimleri sırasında, dünya genelinde yeni tip koronavirüs salgını etkisi altındaydı. Bu nedenle, çekimlerde sağlık komitesi yer aldı. Filmin konusu, ormanda geçiyor ve izleyicilere gerilim dolu anlar yaşatacak.

Uluslararası Filmler

Bu yıl dünya genelindeki birçok film festivalinden çok sayıda uluslararası film piyasaya sürülecek. Sundance Film Festivali'nin yanı sıra, Cannes, Venedik ve Toronto gibi önemli film festivalleri de öne çıkan yapımlara ev sahipliği yapacak.

Cannes Film Festivali'nin en çok beklenen filmleri arasında, Wes Anderson'ın yeni filmi The French Dispatch yer alıyor. Öncü yönetmenin bu filmi, büyük bir hayran kitlesine sahip.

Venedik Film Festivali'nde ise Jane Campion'un Netflix yapımı The Power of the Dog dikkat çekiyor. Benedict Cumberbatch ve Kirsten Dunst'un yer aldığı film, Campion'un uzun yıllar sonra yönetmenlik yaptığı ilk yapım olma özelliği taşıyor.

Toronto Film Festivali'nde ise, geçtiğimiz yılın dikkat çeken yapımlarından biri olan Nomadland'in yönetmeni Chloe Zhao'nun yeni filmi The Eternals büyük bir merakla bekleniyor. Film, Marvel Sinematik Evreni'nde yer alan ve toplumlarını koruyan süper güçlere sahip bir grup insanın hikayesini anlatıyor.

Titane

Titane, Fransız yönetmen Julia Ducournau'nun imzasını taşıyan bir korku filmidir. Film, Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye kazanmış ve birçok eleştirmen tarafından büyük beğeni toplamıştır. Titane, "araç seksüelitesi" adı verilen bir konuyu ele alır. Filmde, genç bir kadın kaza sonrası bir araç kazasından sağ çıkar, ancak sonrasında garip bir şekilde aracın parçası olur.

Titane, korku türüne yeni bir boyut kazandıracak çünkü filmde yer alan ana konunun korku türüne daha önce hiç girilmemiş bir konu olması seyircileri şaşırtabilir. Ayrıca, Lizzy Moss'un başroldeki performansı, filmin atmosferi ve yönetmenin kamera açıları da filmin başarısında büyük rol oynar.

Titane, minimalist bir üslupla çekilmiştir. Bu, filmin gerçekçi bir his vermesine yardımcı olurken, seyircileri daha çok içine çeker. Ayrıca, filmin olay örgüsü oldukça sürprizlerle doludur ve son derece ilginç bir şekilde ilerler.

• Judy Garland'ın hayatını anlatan bir başka film olan 'Dört Başyapıt', seyirciler arasında büyük ilgi görebilir.
• 2021 yılının en merak edilen filmlerinden birisi olan, 'Matrix 4', 2021'in sonuna doğru gösterime girecek.

Titane, Fransız sinemasının en iyi örneklerinden biridir ve korku filmlerine farklı bir bakış açısı getirir. Filmi izleyenlerin korkudan çok daha fazlasını hissetmelerine neden olacak benzersiz bir film deneyimi sunar.

The French Dispatch

Wes Anderson'ın yeni filmi The French Dispatch, sinema dünyasında büyük bir heyecan yarattı. Cannes Film Festivali'nde öngörülerde öne çıkan film, özellikle Anderson hayranları tarafından merakla bekleniyor. Film, Fransa'da yayımlanan bir Amerikan gazetesinin son sayısını konu alıyor ve Anderson'ın tipik tarzıyla dolu.

The French Dispatch'in kadrosu da oldukça etkileyici. Filmin oyuncu kadrosunda Benicio Del Toro, Adrien Brody, Tilda Swinton, Frances McDormand, Jeffrey Wright, Bill Murray ve Owen Wilson gibi çok sayıda ünlü isim yer alıyor. Ayrıca, Anderson'ın tipik pastel renk paleti ve dikkat çekici simetriği ile dolu olan filme dair çekiciliği oldukça yüksek.

Anderson'ın esprili ve absürt anlatım tarzının bir kez daha öne çıktığı The French Dispatch, sinema tutkunları tarafından büyük bir beğeni toplamaya aday. Filme dair fragman ve görseller, sinema dünyasında büyük bir heyecan yarattı ve The French Dispatch'in 2021'in en iyi filmleri arasına gireceği öngörülüyor.