Avrupa Birliği'nin üye ülkeleri ve tarihleri hakkında bilgi almak isteyenler için doğru yerdesiniz! Bu yazımızda AB'nin 27 üye ülkesinin tarihçeleri ve katılım süreçleri hakkında detaylı bilgi sunuyoruz. Avrupa Birliği'ni daha yakından tanımak ve üye ülkelerinin katılım süreçlerine dair fikir edinmek için okumaya devam edin.

Avrupa Birliği (AB), Avrupa'daki birçok ülkenin ekonomik, siyasi ve sosyal işbirliği yapmak için bir araya gelmesiyle oluşan bir organizasyondur. AB'ye üye olmak, bir ülkeye ekonomik faydalar sağlayabilirken, aynı zamanda birçok yükümlülük ve gereklilikleri de beraberinde getirir. Bu yazıda, AB'ye üye olan ülkelerin adları, üyelik tarihleri ve kısa bir açıklama bulacaksınız.
Ülke | Üyelik Tarihi | Kısa Açıklama |
---|---|---|
Almanya | 1957 | AB'nin en büyük ve güçlü ülkelerinden biridir. |
Fransa | 1957 | AB'nin kurucu üyelerinden biridir ve önemli bir siyasi güçtür. |
İtalya | 1957 | AB'nin kurucu üyelerinden biridir ve dünyanın en büyük ekonomilerinden birine sahiptir. |
Hollanda | 1957 | AB'nin kurucu üyelerinden biridir ve ekonomik olarak güçlü bir ülkedir. |
Belçika | 1957 | AB'nin kurucu üyelerinden biridir ve başkent Brüksel, AB'nin merkezidir. |
Lüksemburg | 1957 | AB'nin kurucu üyelerinden biridir ve nüfusu en küçük olan üye ülkedir. |
Danimarka | 1973 | AB üyesi bir Skandinav ülkesidir. |
İrlanda | 1973 | AB'nin en yoksul üyelerinden biri iken, şu anda güçlü bir ekonomiye sahiptir. |
Birleşik Krallık | 1973 | AB'den 2020 yılında ayrılmıştır. |
Yunanistan | 1981 | AB'ye üyelik sayesinde içinde bulunduğu ekonomik krizden kurtulmuştur. |
Portekiz | 1986 | AB'ye üyelik sayesinde demokrasi ve ekonomik reformları gerçekleştirmiştir. |
İspanya | 1986 | AB'nin en büyük ve güçlü ülkelerinden biridir. |
Austurya | 1995 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi büyümüş ve genişlemiştir. |
Finlandiya | 1995 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomik büyüme ve kalkınmasını hızlandırmıştır. |
İsveç | 1995 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomik kalkınmada büyük bir rol oynamıştır. |
Estonya | 2004 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi hızla büyümüş ve modernleşmiştir. |
Letonya | 2004 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi hızla büyümüş ve modernleşmiştir. |
Litvanya | 2004 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi hızla büyümüş ve modernleşmiştir. |
Polonya | 2004 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi hızla büyümüş ve modernleşmiştir. |
Çek Cumhuriyeti | 2004 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi hızla büyümüş ve modernleşmiştir. |
Slovakya | 2004 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi hızla büyümüş ve modernleşmiştir. |
Macaristan | 2004 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi hızla büyümüş ve modernleşmiştir. |
Slovenya | 2004 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi hızla büyümüş ve modernleşmiştir. |
Romanya | 2007 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi hızla büyümüş ve modernleşmiştir. |
Bulgaristan | 2007 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi hızla büyümüş ve modernleşmiştir. |
Hırvatistan | 2013 | AB'ye üyelik sayesinde ekonomisi hızla büyümüş ve modernleşmiştir. |
Yukarıdaki tabloda, AB'ye üye olan 27 aktif üye ülkenin listesi ve üyelik tarihleri vardır. Ayrıca AB'ye üyelik müzakereleri devam eden Türkiye ve Arnavutluk gibi gelecekteki potansiyel üye ülkelerin de adları yer almaktadır. AB'nin genişlemesi, üye ülkelerin ekonomik büyümesine ve modernleşmesine katkıda bulunmuştur.
Avrupa Birliği Nedir?
Avrupa Birliği, Avrupa ülkelerinin ortak amaçlarına ulaşmak için bir araya geldikleri bir siyasi ve ekonomik birlik olarak tanımlanabilir. Avrupa ülkeleri, ekonomik ve siyasi iş birliği yaparak birlik içinde daha güçlü olmaya çalışırlar.
Avrupa Birliği fikri, 1951 yılında Roma Antlaşması ile temelleri atılmıştır. İlk başta, altı ülke tarafından kurulan Avrupa Birliği dünya tarihinin en başarılı entegrasyon süreçlerinden birini geçirmiştir. Günümüzde, Avrupa Birliği, 27 ülkeden oluşmaktadır.
Avrupa Birliği'nin amacı, barışı, refahı ve özgürlüğü sağlamak ve Avrupa ülkeleri arasında ticari ve siyasi iş birliğini artırmaktır. Bunun için, ortak politikalar oluşturmak, birlikte kararlar vermek ve birlikte hareket etmek gerekir.
Avrupa Birliği ekonomisi, dünyanın en güçlü ekonomileri arasındadır. Üye ülkeler arasındaki mal ve hizmet ticareti serbesttir ve ortak bir para birimi olan Euro kullanılmaktadır. Ayrıca, Avrupa Birliği, çevre, tarım, enerji, kalkınma, eğitim gibi alanlarda da ortak politikalar belirlemekte ve uygulamaktadır.
Avrupa Birliği'nin tarihi, sürekli gelişen ve genişleyen bir süreçtir. Bugün, Avrupa Birliği dünya çapında saygın bir şekilde tanınmaktadır ve dünya ticaretinde etkili bir konuma sahiptir.
Üye Ülkeler
Avrupa Birliği, halen 27 üyesi bulunan bir uluslararası örgüttür. Aşağıda, Avrupa Birliği'ne üye tüm ülkelerin isimleri ve üyelik tarihleri yer almaktadır:
Ülke Adı | Üyelik Tarihi |
---|---|
Belçika | 1957 |
Bulgaristan | 2007 |
Çek Cumhuriyeti | 2004 |
Danimarka | 1973 |
Almanya | 1957 |
Estonya | 2004 |
Yunanistan | 1981 |
İspanya | 1986 |
Fransa | 1957 |
Hırvatistan | 2013 |
İrlanda | 1973 |
İtalya | 1957 |
Kıbrıs Cumhuriyeti | 2004 |
Letonya | 2004 |
Litvanya | 2004 |
Lüksemburg | 1957 |
Macaristan | 2004 |
Malta | 2004 |
Hollanda | 1957 |
Avusturya | 1995 |
Polonya | 2004 |
Portekiz | 1986 |
Romanya | 2007 |
Slovakya | 2004 |
Slovenya | 2004 |
Finlandiya | 1995 |
İsveç | 1995 |
Avrupa Birliği'ndeki üye ülkelerin büyük bir bölümü Avrupa kıtasında yer almaktadır. Üyelik sürecinde olan birkaç ülke de bulunmaktadır.
Aktif Üye Ülkeler
Avrupa Birliği'ne halen üye olan 27 ülkenin tam listesi ve üyelik tarihleri aşağıdaki gibidir:
Ülke Adı | Üyelik Tarihi |
---|---|
Avusturya | 1995 |
Belçika | 1957 |
Bulgaristan | 2007 |
Hırvatistan | 2013 |
Kıbrıs Cumhuriyeti | 2004 |
Çek Cumhuriyeti | 2004 |
Danimarka | 1973 |
Estonya | 2004 |
Finlandiya | 1995 |
Fransa | 1957 |
Almanya | 1957 |
Yunanistan | 1981 |
Macaristan | 2004 |
İrlanda | 1973 |
İtalya | 1957 |
Letonya | 2004 |
Litvanya | 2004 |
Lüksemburg | 1957 |
Malta | 2004 |
Hollanda | 1957 |
Polonya | 2004 |
Portekiz | 1986 |
Romanya | 2007 |
Slovakya | 2004 |
Slovenya | 2004 |
İspanya | 1986 |
İsveç | 1995 |
Bu ülkeler, Avrupa Birliği'nin ana etkinliklerine ve kararlarına katılırlar. Yönetişimleri, politikaları ve ekonomik faaliyetleri Avrupa Birliği'nin yasalarına ve yönetmeliklerine uygun olarak düzenlenir. Ancak her ülke, kendi kendine belirli kararlar alabilir ve bazı konularda Avrupa Birliği kararlarına uymama hakkına sahiptir.
Aktif üyelikleri sayesinde, bu ülkeler diğer ülkelerle serbest ticaret yapabilir ve Avrupa Birliği fonlarından faydalanabilirler. Ayrıca üyelikleri sayesinde, Avrupa Birliği içinde seyahat özgürlüğüne sahiptirler ve diğer ülkelerde çalışma, eğitim veya yaşama hakkı elde edebilirler.
Bulgaria
Bulgaristan, 2007 yılında Avrupa Birliği'ne üye olan bir Doğu Avrupa ülkesidir.
Bulgaristan, 1975 yılında Avrupa Birliği'ne ortaklık anlaşması imzaladı. Ancak, 1989 yılına kadar ülke, Sovyetler Birliği'nin kontrolü altındaki Doğu Bloku ülkeleri arasındaydı. 1991 yılında Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra, Bulgaristan demokrasiye geçti ve Avrupa Birliği üyeliğine doğru adımlar atmaya başladı.
2017 yılında, Bulgaristan başkanlığı sırasında Avrupa Birliği, Balkan ülkelerine daha yakın bir ilişki kurmak amacıyla bir Batı Balkan Zirvesi düzenledi. Bu zirve kapsamında, Batı Balkan ülkeleri Avrupa Birliği'ne daha fazla entegre edilme yolunda atılan adımları ele aldılar.
Almanya
Almanya, Avrupa Birliği'nin kurucu üyeleri arasında yer alır ve 1 Ocak 1958'de Avrupa Ekonomik Topluluğu'nun (AET) bir üyesi olarak üyeliğe geçti. Almanya, üyeliği sayesinde güçlü bir etkiye sahip oldu ve Avrupa Birliği'nin ekonomik, sosyal ve siyasi alanlarında liderler arasında yer aldı. Aynı zamanda, Almanya, yüksek teknolojiye ve inovasyona yoğun yatırım yaparak, Avrupa Birliği'nin ekonomik kalkınmasına büyük katkı sağladı.
Almanya, Avrupa Birliği'nin en büyük ekonomik ülkelerinden biridir ve bu nedenle, Avrupa Birliği politikaları üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Özellikle, Euro bölgesindeki diğer üye ülkelerinin ekonomik politikaları üzerinde büyük bir rol oynamaktadır. Almanya, aynı zamanda çevre politikası, enerji politikası ve diğer politika alanları konusunda da önemli adımlar atmaktadır.
Almanya'nın nüfusu yaklaşık olarak 80 milyondur ve Avrupa Birliği içinde en kalabalık ülke konumundadır. Ülke, kamu harcamaları ve maddi değerler açısından Avrupa Birliği'nin en büyük ülkelerinden biridir. Almanya, aynı zamanda Avrupa Birliği'nin güvenlik ve savunma politikaları alanında da etkilidir.
Gelecekteki Potansiyel Üye Ülkeler
Avrupa Birliği, aday üyeleri desteklemek için bir Genişleme Politikası yürütmektedir. Bu politika, mevcut adayların yanı sıra muhtemel adayları da içermektedir. Aday ülkeler, Avrupa Birliği'ne katılmak için belirli kriterleri karşılamak zorundadırlar. İşte, gelecekteki potansiyel üye ülkelerin bir listesi:
Ülke | Adaylığın Kabul Edildiği Tarih | Müzakere Sürecinin Başlangıç Tarihi |
---|---|---|
Arnavutluk | 2014 | - |
Sırbistan | 2012 | 2014 |
Kuzey Makedonya | 2005 | 2005 |
Karadağ | 2010 | 2012 |
Türkiye | 1999 | 2005 |
Arnavutluk, Sırbistan, Kuzey Makedonya ve Karadağ, Avrupa Birliği'ne aday olarak kabul edilen ülkelerdir. Bu ülkeler, AB standartlarını karşılamak için müzakere sürecini tamamlamak zorundadırlar. Türkiye, 1999 yılında aday olarak kabul edilmiş olsa da, müzakere süreci hala devam etmektedir.
Bosna-Hersek, Kosova ve Gürcistan, "potansiyel aday" olarak kabul edilen ülkelerdir. Bu ülkeler, aday olmak için gereken kriterleri sağlamaları durumunda aday olarak kabul edilebilirler. Ancak, bu süreç zaman alabilir ve bu ülkelerin aday olması için gereken koşullar henüz karşılanmamıştır.
- Bosna-Hersek: Bosna-Hersek, 2016 yılında AB potansiyel aday listesine dahil edildi. Ancak, ülkede hala ciddi siyasi ve ekonomik zorluklar var.
- Kosova: Kosova, 2008 yılında bağımsızlığını ilan etti. Ancak, AB ülkelerinin çoğu tarafından tanınmamaktadır. Kosova, 2012 yılında AB potansiyel aday listesine eklendi.
- Gürcistan: Gürcistan, 2014 yılında AB potansiyel aday listesine eklendi. Ancak, Gürcistan'ın Rusya ile olan ilişkileri nedeniyle, adaylık süreci uzayabilir.
Avrupa Birliği, genişleme politikasıyla tüm Avrupa uluslarını kapsayacak bir blok olmayı hedeflemektedir. Ancak, aday ülkeler için uygunluğun belirlenmesi uzun ve zorlu bir süreçtir. Her aday ülke, adaylık kriterlerini karşılamalı ve müzakere sürecini tamamlamalıdır. Bu süreç, birkaç yıl kadar kısa veya on yıllar kadar uzun olabilir.
Türkiye
Türkiye, 1987 yılında Avrupa Birliği'nin kuruluş anlaşması olan Roma Antlaşması'na imza atmış ve Avrupa Birliği'ne olan ilgisini açıkça ifade etmiştir. Bunun üzerine, 1999 yılında Avrupa Konseyi, Türkiye'nin adaylığını resmi olarak kabul etmiştir.
Türkiye'nin adaylığı sonrasında, 2005 yılında tam üyelik müzakereleri başlamıştır. Ancak, müzakerelerin ilerlemesi belirli konularda yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle yavaşlamıştır. En önemli konulardan biri, Kıbrıs sorunudur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanımayan Güney Kıbrıs, Türkiye'nin üyelik müzakerelerinde blokaj oluşturmuştur.
Buna rağmen, Türkiye katılım öncesi mali yardımlar ve siyasi diyaloglarla Avrupa Birliği ile ilişkilerini devam ettirmektedir. Ayrıca, Türkiye, Avrupa Birliği ile gümrük birliği anlaşması imzalamıştır ve Avrupa Birliği'nin ortak dış politika ve güvenlik politikasına katılmaktadır.
Türkiye'nin adaylığı ve müzakere süreci devam etmektedir. Ancak, Türkiye'nin siyasal, ekonomik ve sosyal yapısına yönelik eleştiriler bulunmaktadır ve Türkiye, Kopenhag Kriterleri'nde belirtilen şartları yerine getirme konusunda da zorluklar yaşamaktadır. Türkiye'nin üyelik müzakereleri, tüm bu nedenlerden dolayı oldukça uzun sürebilir.
Arnavutluk
Avrupa Birliği'ne aday ülkeler arasında yer alan Arnavutluk, 2003 yılından bu yana AB üyeliği için müzakere sürecinde yer alıyor. Ülke, 2014 yılında AB üyeliğine adaylık statüsü kazanmıştır. Ancak, ülkenin üyeliği hakkındaki müzakereler devam etmektedir.
Arnavutluk, AB üyeliği için gerekli olan reformları gerçekleştirmekte, demokrasi, insan hakları ve özgürlükler konusunda iyileştirmeler yapmaktadır. Ancak, hala yapılması gereken çok iş bulunmaktadır ve AB ile müzakerelerin devam edeceği öngörülmektedir.
Arnavutluk'un adaylık süreci ile ilgili olarak, ülkenin hukuk devleti ve insan haklarına saygı gösteren bir devlet haline gelmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra, ekonomik ve siyasi reformlar da üyelik için önemli bir faktördür. Arnavutluk, AB üyeliği için bu gerekli şartları sağlamak için çalışmalarını sürdürmektedir.
Üyelik Süreci
Avrupa Birliği'ne üye olmak için bir ülkenin belirli şartları yerine getirmesi gerekmektedir. Bunlar arasında ekonomik, siyasi ve hukuki alanlarda belirli standartların sağlanması bulunmaktadır. İlk olarak, hukuk alanında ülkenin Avrupa Birliği üye ülkeleriyle uyumlu hale gelmesi gerekmektedir. Bu, aday ülkenin AB mevzuatına uygun kanunları kabul etmesi ve uygulaması anlamına gelir. Ayrıca, siyasi kriterlerin yerine getirilmesi de önemlidir. Aday ülke, demokrasi, insan hakları ve azınlık hakları gibi değerleri korumak zorundadır.
Bunun yanı sıra, aday ülkenin ekonomisinin de belirli standartları karşılaması gerekmektedir. AB, aday ülkelerin piyasalarının serbestleştirilmesini ve AB üye ülkeleriyle rekabet edebilecek hale gelmesini bekler. Bu nedenle aday ülkenin, AB'nin belirlemiş olduğu bütçe açığı, enflasyon ve kamu borcu gibi mali kriterleri karşılaması gerekir.
Aday ülkenin üyeliği için gereken bütün bu şartlar, Kopenhag Kriterleri olarak adlandırılır. Bu kriterler, 1993 yılında Kopenhag'da kabul edilmiştir. Üyelik müzakereleri, aday ülkenin bu kriterleri karşılayıp karşılamadığına bakılarak yürütülür. Eğer aday ülke bu kriterleri karşılıyorsa müzakereler devam eder ve ülke AB üyesi olabilir.
Kopenhag Kriterleri
Kopenhag Kriterleri, Avrupa Birliği'ne üyelik başvurusunda bulunan ülkelerin uyması gereken şartlar olarak belirlenmiştir. Bu kriterler siyasi, ekonomik ve yasal standartlardan oluşmaktadır.
Siyasi kriterler, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları ilkelerine uyumu içermektedir. Bu nedenle, Avrupa Birliği'ne aday olan ülkeler, yargı sistemlerini bağımsız hale getirmeli, ifade özgürlüğüne saygı duymalı ve azınlıkların haklarını korumalıdır.
Aday ülkelerin, ekonomik kriterleri karşılamaları gerekmektedir. Bunlar, serbest piyasa ekonomisine uyum, rekabetçi bir ekonomi yapısına sahip olmak, devlet müdahalesinin azaltılması, makroekonomik istikrar ve ekonomik bütünlük gibi başlıkları içerir.
Yasal standartlar, aday ülkelerin yasalarının Avrupa Birliği kanunları ile uyumlu hale getirilmesini gerektirir. Bu kriter, yargı sisteminin bağımsız hale getirilmesi, hukukun üstünlüğü ilkesine uyumu ve temel hakların korunması kapsamında ele alınır.
Kopenhag Kriterleri, Avrupa Birliği'nin temel değerlerine ve standartlarına uyum sağlamaya çalışan aday ülkelerin uygunluğunu belirlemek için kullanılır. Bu kriterlerin uygun bir şekilde karşılanması aday ülkelerin Avrupa Birliği'ne üye olmasına ve AB üyeliğine hak kazanmasına yardımcı olmaktadır.
- Demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan haklarına saygı
- Serbest piyasa ekonomisine uyum
- Yargı sisteminin bağımsızlığı
- Hukukun üstünlüğüne uyum
- Temel hakların korunması
- Rekabetçi ekonomi yapısı ve azaltılmış devlet müdahalesi
- Makroekonomik istikrar ve ekonomik bütünlük
Avrupa Birliği'nin Tarihi
Avrupa Birliği'nin tarihi oldukça renkli ve ilginç olaylarla dolu. Bugünkü halini almadan önce, bazı önemli kararlar alınmıştı. Avrupa Birliği'nin modern tarihi, 1951 yılında Fransa ve Almanya tarafından imzalanan ve altı ülkenin imzaladığı Roma Antlaşması ile başladı. Bu antlaşma, Avrupa topluluğunun öncüsüydü ve herhangi bir askeri veya siyasi ittifak olmadan ekonomik işbirliğini oluşturmak amacıyla tasarlanmıştı.
Ancak Avrupa Birliği'nin günümüzdeki halini alması, Maastricht Antlaşması ile gerçekleşti. Bu antlaşma, 1992 yılında imzalandı ve tek bir Avrupa çatısı altında ekonomik, siyasi, sosyal ve hukuki entegrasyonu hedefliyordu. Bu antlaşma aynı zamanda Avrupa Birliği'nin kurumsal yapısını da tanımlamaktaydı.
2002 yılında, Euro alanı ortak para birimini benimsedi ve ilerleyen yıllarda üye adaylıkları da kabul edildi. 2007 yılında, Avrupa Birliği'nin bir Anayasası hazırlandı ancak bazı ülkelerde referandumlarda reddedildi ve sonuç olarak yürürlüğe konulamadı.
Son olarak, 2016 yılında Birleşik Krallık, Avrupa Birliği’nden ayrılma kararı aldı ve bu da Avrupa Birliği tarihinde bir dönüm noktası olarak kaydedildi. Avrupa Birliği'nin tarihi, bugünkü halini almadan önce birçok olay, anlaşma ve kararlarla dolu. Bu kararlar, Avrupa Birliği'nin bugünkü halini şekillendiren önemli dönüm noktalarıydı.
Roma Antlaşması
Roma Antlaşması, 25 Mart 1957 tarihinde imzalanmış ve Avrupa Birliği'nin temelinin atılmasını sağlayan bir antlaşmadır. Bu antlaşma ile Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) kurulmuştur ve altı ülkeden oluşmuştur: Almanya, Belçika, Fransa, Hollanda, İtalya ve Lüksemburg. Bu antlaşma aynı zamanda Avrupa nizamnamesini de belirlemiştir. İmza töreni, Roma'daki Campidoglio'da yapılmıştır.
Roma Antlaşması, üye ülkeler arasında malların, hizmetlerin, sermayenin ve kişilerin serbest dolaşımını sağlamayı hedeflemiştir. Bu şekilde, Avrupa Birliği ekonomik olarak birleşebilir ve rekabetten daha güçlü çıkabilir. Ayrıca, antlaşma bir ortak tarım politikası oluşturulmasını da öngörmektedir.
Antlaşma, Avrupa Parlamentosu'nu da yeniden düzenlemiştir. Nihayetinde, Avrupa Parlamentosu'nun yetkileri artırılmış ve diğer kurumlarla birlikte AB'nin yasama, yürütme ve yargı organlarını oluşturmuştur.
Roma Antlaşması'nın günümüzdeki etkisi oldukça büyüktür. Avrupa Birliği'nin o zamandan bu yana üye sayısı artmış ve hedefleri çeşitlenmiştir. Ancak, antlaşma hala Avrupa entegrasyonunun temel belgesi olarak kabul edilmekte ve AB'nin tarihindeki en önemli kilomet taşlarından biri olarak anılmaktadır.
Maastricht Antlaşması
Maastricht Antlaşması, 7 Şubat 1992 tarihinde Avrupa Birliği'nin temel alınan antlaşmadır. Avrupa Birliği'nin bugünkü halini almasını sağlayan antlaşma olarak kabul edilir.
Bu antlaşma, Avrupa Ekonomik Topluluğu'nu (AET) ve Avrupa Siyasi İşbirliği ve Güvenliği Örgütü'nü (ASİG) birleştirerek Avrupa Birliği'ni oluşturdu. Antlaşma, Avrupa Birliği'nin çevre, istihdam, sosyal politikalar ve dış ilişkilerle ilgili konulara dahil olmasına izin verdi.
Maastricht Antlaşması, Ortak Dış ve Güvenlik Politikası (ODGP) ve Avrupa Para Birimi'nin (Euro) oluşturulmasına da öncülük etti. 1999 yılında Euro, piyasaya sürüldü ve 2002'den itibaren tüm üye ülkelerde kullanılmaya başlandı.
Ayrıca, Maastricht Antlaşması, AB vatandaşlığının oluşturulmasını da sağladı. AB vatandaşlarına ekonomik, sosyal ve siyasi haklar verildi. Bu haklar arasında AB içinde seyahat ve çalışma özgürlüğü, çevre hakları ve AB'nin herhangi bir ülkesinde oy kullanma hakkı gibi haklar bulunur.