İngiliz İmparatorluğunun Güçlü Etkisi: İz Bırakan Eserleri Keşfedin! İngiliz İmparatorluğu'nun sanat, kültür ve mimarideki mirası ile tanışın. Eşsiz eserleri keşfedin ve tarihi bir yolculuğa çıkın.

İngiliz İmparatorluğu, dünya tarihinde önemli bir yere sahip olan imparatorluklardan biridir. İngilizler, ihtişamlı yapılar, güzel sanat eserleri ve dünya edebiyatına kazandırdığı ünlü eserler ile çağlar boyunca insanlık tarihinde önemli bir yer edinmiştir.
İngiliz İmparatorluğu'na dair en etkileyici alanlardan biri mimaridir. Edinburgh Kalesi, Buckingham Sarayı ve Westminster Sarayı, İngiliz İmparatorluğu'nun en önemli mimari yapılarından bazılarıdır. Bu yapılar, tarihlerinde önemli olaylara ev sahipliği yapmış, dünya tarihinde iz bırakmış yapılar arasındadır.
İngiliz İmparatorluğu, ayrıca literatür tarihinin de en önemli devrimlerinden birine öncülük etmiştir. İngiliz yazarlar, dünya edebiyatına önemli eserler armağan etmişlerdir. Charles Dickens'ın Oliver Twist ve David Copperfield, William Shakespeare'in Hamlet ve Macbeth gibi eserleri, İngiliz İmparatorluğu'nun dünya edebiyatındaki en önemli eserleri arasındadır.
Sanat alanında da İngilizler, dünya tarihinde önemli izler bırakmıştır. İngiliz ressamlar, müziğin gelişiminde de önemli bir rol oynamışlardır. Örnek olarak, İngiliz ressam William Turner'ın sanat eserleri ve müzisyen George Friedrich Händel'in besteleri gösterilebilir.
Edinburgh Kalesi
Edinburgh Kalesi, İskoçya'nın başkenti Edinburgh'da yer alan etkileyici tarihi bir kale ve İngiltere'nin en önemli anıtlarından biridir. İngiliz İmparatorluğu'na dair birçok anıyı barındıran kale, Edinburgh şehrinin en yüksek noktasında yer almaktadır ve İskoçya'nın en çok ziyaret edilen turistik yerlerinden biridir.
Kalenin tarihi, MÖ 900'lere kadar uzanmaktadır. 12. yüzyılda İskoç kralları tarafından kullanılmaya başlanan kale, daha sonra İngiliz Kralı I. James tarafından ele geçirildi. Kalenin içinde yer alan Edinburgh Kalesi Müzesi'nde, kale ile ilgili tarihi anıtlar, silahlar ve eşyalar sergilenmektedir.
Kaledeki Önemli Yerler | Tanımlama |
---|---|
St. Margaret's Chapel | Kalenin en eski binası olan, İskoçya'nın en küçük katedrali |
Edinburgh Military Tattoo | Her yıl Ağustos ayında gerçekleşen, İskoç askeri müzik, dans ve gösteri sanatları festivali |
One O'Clock Gun | Katelyn her gün öğlen bir saat top atışı yapmaktadır ve bu gelenek 1861'den bu yana sürmektedir |
Kale ayrıca, müzik, tiyatro ve diğer sanat etkinlikleri için de kullanılmaktadır. Şehrin yukarısına doğru yürüyerek ulaşılan kale, Edinburgh'é hakim bir konumda olduğu için muhteşem bir manzaraya sahiptir.
Edinburgh Kalesi, İngiliz İmparatorluğu'nun izlerinin günümüze kadar taşınan en önemli örneklerinden biridir. Kale, İskoçya ve İngiltere tarihinin önemli bir parçasını temsil etmektedir ve ziyaretçilerini tarihin derinliklerinde bir yolculuğa çıkarır.
Shakespeare Eserleri
İngiliz İmparatorluğu'nun en önemli edebi miraslarından biri olan William Shakespeare, bugün hala dünya çapında etkisi hissedilen oyunlarıyla İngiltere'nin gururu haline gelmiştir. Oyunları, İngiliz İmparatorluğu'nun birçok döneminde sahnelenmeye devam etmektedir.
Shakespeare'in oyunları hem eğitici hem de eğlendirici nitelikler taşımaktadır ve birçok farklı konuya değinmektedir. İngiliz İmparatorluğu'nun tarihine ışık tutan oyunları, o döneme ait sosyal, siyasal ve kültürel kesimlere değinmektedir. Ayrıca, insan doğasına dair derinlemesine analizleri ile de Shakespeare, modern dünya edebiyatının filozoflarından biri olarak kabul edilmektedir.
Shakespeare'in oyunları, birçok ülkede sahnelenmekte ve farklı toplum kesimlerine hitap etmektedir. Aynı zamanda, birçok farklı dilde çevrilerek kültürel çeşitlilik aracılığıyla diğer toplumlara da aktarılmaktadır. Bu sayede, İngiliz İmparatorluğu'nun kültürel eserleri arasında öne çıkmaktadır.
- Hamlet: İngiliz İmparatorluğu'nun en ünlü oyunlarından biri olan Hamlet, çoğu kişi tarafından Shakespeare'in başyapıtı olarak kabul edilir. Oyun, genç bir prensin trajik hikayesini anlatarak insan doğasına dair derinlemesine analizler içermektedir.
- Macbeth: İngiliz İmparatorluğu'nun bir diğer ünlü oyunu olan Macbeth, hırslı bir generalin hikayesini anlatmaktadır. Oyun, güç, ihanet ve intikam gibi temaları ele alarak insan karakteri hakkında önemli mesajlar taşımaktadır.
- Romeo ve Juliet: İngiliz İmparatorluğu'nun en romantik oyunlarından biri olan Romeo ve Juliet, genç aşıkların hikayesini anlatarak aşkın gücüne dair mesajlar vermektedir. Oyun, günümüzde hala popülerliğini korumaktadır.
Shakespeare'in eserleri, İngiliz İmparatorluğu'nun kültürel mirasları arasında yerini almaya devam etmektedir. Hem İngiltere'nin hem de dünya edebiyatının önemli bir parçasını oluşturarak bugüne kadar etkisini sürdürmüştür.
Hamlet
İngiliz İmparatorluğu'nun kültürel mirasında yer alan ve hala tüm dünyada popülerliğini koruyan Hamlet oyunu, William Shakespeare'in en ünlü eserlerinden biridir. İlk kez 1603 yılında sahnelenen oyun, İngiliz İmparatorluğu döneminde büyük ilgi görmüştür.
Hamlet, Danimarka prensi Hamlet'in trajik öyküsünü anlatır. Hamlet'in babası öldürülür ve Hamlet intikam almak için yemin eder. İhanet, intikam ve ahlaki çöküş gibi temaları işleyen oyun, dönemine göre oldukça cesur bir eserdi.
Oyunun çeşitli sahnelemeleri yapılmış ve birçok ünlü oyuncu Hamlet'i canlandırmıştır. İngiliz İmparatorluğu döneminde oyunun sahnelenmesi, İngiliz kültürünün bir parçası haline gelmiş ve hala dünya çapında sahnelenmektedir.
Hamlet'in popülerliği, sadece sahne sanatlarıyla sınırlı değildir. Oyun, çeşitli sinema ve televizyon filmlerine de ilham vermiştir. Ayrıca, popüler kültürde de birçok kez yer almış ve günümüzde bile referans alınmaktadır.
Hamlet, İngiliz İmparatorluğu'nun edebi mirasının sadece bir parçasıdır. Ancak, Shakespeare'in bu ünlü oyunu, İngiliz İmparatorluğu'na dair kültürel etkisini günümüze kadar sürdürmeyi başarmıştır.
Macbeth
Macbeth, İngiliz İmparatorluğu'nun en popüler oyunlarından biridir. İlk kez 1606 yılında sahnelenen bu oyun, William Shakespeare tarafından yazılmıştır. Macbeth, İngiliz İmparatorluğu'nun darbe, ihanet, şiddet gibi temaları işlediği trajedilerinden birisidir. Bu oyun, patronaj sistemiyle finanse edilen tiyatrolarda sahnelendiğinde büyük tiyatro ortamlarında oynanıyordu.
Macbeth'in etkisi, hem tiyatro hem de edebiyat alanlarında bugün dahi hissedilmektedir. Modern zamanlarda bile Macbeth, sahnede gösterilmekte ve okullarda okunmaktadır. Oyunun dilinde kullanılan sanatsal teknikler, çeşitli sinema ve TV dizilerinde bile kullanılmaktadır. Ayrıca, Macbeth, Shakespeare'in en iyi yazılmış oyunlarından biri olarak da kabul edilmektedir.
Bunun yanı sıra, Macbeth'in etkisi sadece kültürel ve edebi alanlarda kalmamıştır. Bu oyun, İngiliz İmparatorluğu'nun tarihsel sürecinde kullanılmıştır. Mesela, Macbeth oyunu, İngiliz İmparatorluğu'nun İskoçya'daki hâkimiyetini teşvik etmek için kullanılmıştır. İkinci Dünya Savaşı sırasında, İngiliz askerlerine moral vermek için sahnelenmiştir.
Tarihi boyunca, İngiliz İmparatorluğu birçok önemli eser ve fikirler üretmiştir. Edinburgh Kalesi, Buckingham Sarayı, Westminster Sarayı ve Charles Dickens'ın eserleri gibi isimler, İngiliz İmparatorluğu'nun kültürel mirasında öne çıkan eserlerdir. Macbeth de bu eserlerden biridir ve hem kültürel hem de tarihi boyutta birçok etkisiyle İngiliz İmparatorluğu'nun izlerini günümüze kadar taşımaktadır.
Buckingham Sarayı
İngiliz İmparatorluğu'nun en ünlü yapılarından biri olan Buckingham Sarayı, Londra'da bulunan kraliyet ailesinin resmi ikametgahı olarak hizmet vermektedir. İngiliz İmparatorluğu'nun en simgesel yapılarından biri olan Buckingham Sarayı, 1703 yılında başladığı inşaat süreci nedeniyle tarihin en eski yapıları arasında yer almaktadır.
Buckingham Sarayı'nın mimarisi, John Nash tarafından tasarlanmıştır. Yaklaşık 19 bin metrekarelik kapalı alana ve 800'den fazla odasına sahip olan saray, her yıl milyonlarca turist tarafından ziyaret edilmektedir. Buckingham Sarayı, ayrıca dünya çapında ünlü birçok etkinliğe de ev sahipliği yapmaktadır.
Tarihçesi | Mimarisi |
---|---|
Buckingham Sarayı'nın ilk inşaat süreci, 1702 yılında başladı ve bitinceye kadar yaklaşık 30 yıl sürdü. İlk olarak Duke of Buckingham tarafından inşa ettirilen saray, daha sonra kraliyet ailesine verildi ve resmi ikametgah haline geldi. | John Nash tarafından tasarlanan Buckingham Sarayı, neo-klasik mimari tarza sahiptir. Saray, beyaz renkli taşlardan yapılmıştır ve ana binada dört kat bulunmaktadır. Sarayın en ünlü bölümlerinden biri de çatısındaki Kraliyet İşaret Bayrağı direğidir. |
Buckingham Sarayı, 1837 yılından bu yana İngiltere'nin hükümdarlarının resmi ikametgahıdır. Ziyaretçiler, sarayın ana merdiveninde yürüyerek Kraliyet Resmi Muhafızları'nın nöbet değişim törenini izleyebilirler. Sarayın içinde bulunan Kraliyet İkinci Elbisesi Koleksiyonu da ziyaretçiler tarafından büyük ilgi görmektedir.
Kraliçe Victoria Memorial'i
Kraliçe Victoria Memorial'i, İngiliz İmparatorluğu'nun en gösterişli anıt yapılarından biridir. 1901 yılında Kraliçe Victoria'nın ölümünün ardından yapılmıştır ve 1911 yılında resmi olarak açılmıştır. Anıt, Buckingham Sarayı'nın hemen karşısında, The Mall'da yer almaktadır.
Victoria Memorial'in tamamlanması, İngiltere'nin heykeltıraşlık ve mimarlık alanındaki önemini yeniden ortaya koymuştur. Altın kaplama ve beyaz mermer kullanımı ile yapılmış ve 25 metre yüksekliğe sahip olan merdivenler, heykeller ve diğer detaylarla donatılmıştır. Anıtın en üst kısmında, Kraliçe Victoria'nın heykeli yer almaktadır. Ayrıca, anıtın etrafında, Kraliçe Victoria dönemine ait diğer ünlü kişilerin heykelleri bulunmaktadır.
Victoria Memorial, turistlerin ilgisini çeken İngiltere'nin simgesel yapılarından biridir. Yıl boyunca ziyaret edilebilir ve The Mall'ın süslü sokak lambaları ile aydınlatıldığı akşam saatlerinde de oldukça etkileyici bir görünüme sahiptir.
Buckingham Sarayı'nın İç Mekanları
Buckingham Sarayı, İngiliz kraliyet ailesinin resmi ikametgahı ve İngiliz İmparatorluğu'nun en ünlü yapılarından biridir. Sarayın iç mekanları, üst düzey lüks ve ihtişamıyla ünlüdür.
İç mekanların dekorasyonunda, altın yaldızlı mobilyalar, porselenler, sanat eserleri ve antikalar dikkat çeker. Yatak odaları ve salonlar, 18. ve 19. yüzyıl dönem mobilyaları ile donatılmıştır. Sarayın en ünlü odalarından biri olan Buckingham Sarayı Taht Salonu'nda, kraliyet ailesinin zengin mirası sergilenmektedir. Ayrıca, Kraliçe Victoria Dönemi Porselen Salonu'nda, Kraliçe Victoria'nın kişisel porselen koleksiyonları da yer almaktadır.
Buckingham Sarayı, ziyaretçilere açık olduğu zamanlarda, turistlerin büyük ilgisini çeker. Ziyaretçiler, sarayın iç mekanlarını ve güzel bahçelerini gezebilirler. Ayrıca, sarayın tarihi hakkında interaktif müzelerde verilen bilgiye de erişebilirler.
Buckingham Sarayı'nın iç mekanları, İngiliz kraliyet ailesinin tarihi ve zengin mirasını yansıtan lüks ve ihtişamı ile her yıl binlerce turisti ağırlamaya devam ediyor.
Charles Dickens'ın Eserleri
İngiliz edebiyatının en önemli yazarlarından biri olan Charles Dickens, İngiliz İmparatorluğu'nun miraslarından biridir. İçinde yoksulluk, ayrımcılık ve insanlık hikayeleri bulunan romanları, İngiliz İmparatorluğu'nun alt sınıflarının hayatına ışık tutmuştur.
Bunlardan en ünlüleri arasında Oliver Twist ve David Copperfield yer almaktadır. Oliver Twist, İngiliz İmparatorluğu'nun yoksul kesimlerinin hayatını anlatırken, David Copperfield toplumda sınıf atlama arzusunun hikayesini anlatmaktadır. Bu romanlar, İngiliz İmparatorluğu'nun toplumsal yapılarına, ayrımcılık ve eşitsizliklere eleştirel bir bakış açısı sunmaktadır.
Ayrıca, Charles Dickens'ın eserlerinde karşılaştığımız karakterler, İngiliz İmparatorluğu'nun toplumsal yapısının yanı sıra insan doğasının çeşitli yönlerini de yansıtmaktadır. Bir masaldaki karakterler gibi birçok karmaşık duyguya ve özelliklere sahip olan karakterler, okuyuculara gerçekliği yansıtan bir hikaye sunmaktadır.
- Oliver Twist, İngiliz İmparatorluğu'nun yoksul kesimlerinin hayatını anlatan bir romandır.
- David Copperfield, sınıf atlama arzusunun hikayesini anlatan bir romandır.
- Charles Dickens'ın eserleri, İngiliz İmparatorluğu'nun toplumsal yapılarına eleştirel bir bakış sunmaktadır.
- Karakterleri karmaşık duygulara ve özelliklere sahiptir ve gerçekliği yansıtan hikayeler sunarlar.
Charles Dickens'ın eserleri, İngiliz İmparatorluğu'nun edebi mirasları arasında önemli bir yere sahiptir. Hala dünya genelinde okunan bu romanlar, İngiliz İmparatorluğu'nun toplumsal, dilsel ve edebi geçmişine ışık tutmaya devam etmektedir.
Oliver Twist
Charles Dickens'ın en ünlü eserlerinden biri olan Oliver Twist, İngiliz İmparatorluğu'nun yoksul kesimlerinin yaşam koşullarına dair bir eleştiri niteliği taşıyor. Roman, baş karakteri Oliver Twist'in çocukluğundan itibaren yaşadığı sıkıntılar ve yoksullukla mücadelesini anlatıyor.
Oliver Twist'in hayatı, 1800'lerin başlarında Londra'nın en fakir semtlerinden birinde başlıyor. Oliver, yetimhanelerde büyümüş ve sonrasında işçi olarak çalışmaya başlamıştır. Ancak yaşam koşulları çok zordur ve çoğu zaman yeterli yiyeceği ve barınma imkanı yoktur.
Roman, yoksul insanların zorluklarını ve adaletsizliği ele alırken, aynı zamanda birçok toplumsal soruna da dikkat çekiyor. Oliver Twist'in hikayesi, okuyuculara yoksulluk ve adaletsizlik gibi konular hakkında derin düşüncelere dalma fırsatı sunuyor. Ayrıca, İngiliz İmparatorluğu'nun yoksul kesimleri hakkında da önemli bilgiler vermektedir.
Oliver Twist, İngiliz edebiyatının en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilir. Roman, birçok kez tiyatro ve sinemaya uyarlanmış, hatta müzikaller bile yapılmıştır. Oliver Twist'in popülaritesi, İngiliz İmparatorluğu'nun kültür ve edebiyat tarihinde önemli bir yer tutmaktadır.
David Copperfield
David Copperfield, İngiliz İmparatorluğu'nun en önemli yazarlarından biri olan Charles Dickens tarafından yazılmış popüler bir romandır. Roman, İngiliz İmparatorluğu'nun 19. yüzyıl sanayi devrimi döneminde geçiyor. Bu dönemde hızlı bir endüstriyel, ekonomik ve sosyal değişim yaşanmış ve bu durum insanların yaşam koşullarını da derinden etkilemişti.
David Copperfield, yoksul bir ailenin çocuğu olan David'in yaşam hikayesini anlatır. David'in babası öldüğünde, annesi Clara ve evin hizmetçisi Peggotty onu büyütmeye devam eder. Ancak, annesi daha sonra yeni evlenmeye karar verir ve David'i yeni kocası Edward Murdstone ile birlikte yaşamaya zorlar. Davie, Murdstone'un baskıcı yöntemlerine maruz kaldığında, kaçmak zorunda kalır ve işitme engelli tefeci, Mr. Micawber'ın yanına sığınır. David'in hayatı serüvenlerle doludur ve her yerde karşılaştığı insanlar, okuyucuların İngiliz İmparatorluğu'nun çeşitli bölgelerinde bulunan farklı kesimlerinin güçlüklerini yansıtan karakterlerdir.
David Copperfield, İngiliz İmparatorluğu'nun döneminde müthiş bir popülerlik kazanmıştır. Roman, dönemin insanlarının yaşam koşullarını, toplumsal sorunlarını ve endüstriyel devrim sırasında yaşanan zorlukları anlatmasıyla öne çıkıyor. David Copperfield yalnızca ilgi çekici bir hikaye olmanın ötesinde, İngiliz İmparatorluğu'nun tarihini anlatması ve dönemin insanlarının zorluklarını göstermesiyle de önem taşıyor. Bu nedenle, David Copperfield İngiliz edebiyatının önemli bir eseri olarak kabul edilmektedir.
Westminster Sarayı
İngiliz İmparatorluğu'nun politik merkezlerinden biri olan Westminster Sarayı, tam olarak 1016 yılında inşa edildi. Bu tarihten itibaren İngiltere'deki en önemli politik ve yasal kararların alındığı ve en yüksek düzeyde siyasi aktivitenin gerçekleştiği yerlerden biri oldu. Saray aynı zamanda, İngiliz monarşisinin resmi konutu olan Buckingham Sarayı'na da ev sahipliği yapmaktadır.
Westminster Sarayı'nın mimarisi, Gotik tarzda tasarlandı ve büyük bir kompleks oluşturdu. Sarayın birçok yapısı, zamanla eklenmiş ve genişletilmişti. En ünlü unsurları arasında Parlamento Binası yer alırken, Westminster Piskoposluğu'nun da resmi konutu olarak kullanılmaktadır.
Sarayın en ünlü yapısı ise, saat kulesi Big Ben olarak bilinen "St. Stephen's Tower"dır. Big Ben saat kulesi, 1858 yılında tamamlandı ve zaman içinde İngiliz İmparatorluğunun en ikonik yapılarından biri haline geldi.
Westminster Sarayı, günümüzde hala önemini korumaktadır. Parlamento Binası, İngiltere'deki siyasi faaliyetlerin büyük bir kısmına ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca sarayın içinde bulunan Devlet Dairesi, Kraliçe'nin resmi davetlerini ve diğer önemli devlet etkinliklerini düzenlemek için kullanılmaktadır.
- Yer: Westminster, Londra
- Tarihi: 1016
- Mimar: Büyük bir kompleks olan Westminster Sarayı, birçok mimar tarafından tasarlanmış ve inşa edilmiştir.
- Ünlü Yapıları: Parlamento Binası, St. Stephen's Chapel, Westminster Piskoposluğu Konutu, Big Ben Saat Kulesi
Big Ben
Westminster Sarayı'nın en ikonik yapılarından biri olan Big Ben, İngiliz İmparatorluğu'nun sembolik yapılarından biri olarak kabul edilir. Big Ben, daha doğru bir ifadeyle, saat kulesi; Parlamento Binası'nda bulunan büyük bir çanın adıdır. 1834 yılında tamamlanan yapının yüksekliği 96 metre, çapı 7 metre ve ağırlığı 13 ton civarındadır.
Big Ben, her saat başı, Westminster Sarayı'nın her yerinden duyulabilen şaşırtıcı bir çan sesiyle İngiliz halkına zamanı hatırlatır. Ayrıca, İngiltere'deki özel günlerde ya da ulusal trajedilerde, çan her zaman yararlı bir kaynaktır. Böylece, İngiliz halkı, çanın çalmasıyla birlikte hayatlarının aniden durduğunu hissetmektedirler.
Bu sembolik yapı yalnızca İngiltere'nin sembolik bir parçası değildir. Ayrıca, birçok turistin ziyaret etmek istediği yerler arasında yer almaktadır. İster mimarisini, ister tarihini, isterse de görsel etkisini olsun, Big Ben, ziyaretçileri her açıdan tatmin edecek şekilde tasarlanmıştır.
Sonuç olarak, Big Ben, İngiliz İmparatorluğu'nun en değerli yapılarından biridir. İçinde bulunduğumuz modern dünyada, Big Ben, bir zaman makinesi gibi hareket eder ve ziyaretçilerine İngiliz İmparatorluğu'nun tarihi dokusunu hissettirir.
Parlamento Binası
İngiltere'nin politik merkezlerinden biri olan Westminster Sarayı, İngiliz İmparatorluğu'nun önemli tarihî yapılarından biridir. Westminster Sarayı'nın içinde bulunan Parlamento Binası, İngiltere'nin yasama organı olan Parlamento'nun toplantı yeri olarak kullanılmaktadır. Tarihi binanın mimari yapısı, hem dış hem de iç mekanlarıyla dikkat çekmektedir.
Parlamento Binası, Westminster Sarayı'nın en büyük yapısıdır ve Victoria Dönemi mimarisinin en güzel örneklerinden biridir. Binayı oluşturan dört blok, Westminster Köprüsü'nden başlayarak Thames Nehri'ne doğru uzanır. Bu blokların en yükseği olan Clock Tower, ünlü Big Ben çanıyla birlikte, Westminster Sarayı'nın simgesi haline gelmiştir.
Parlamento Binası, İngiltere'nin tarihinde birçok önemli olaya tanıklık etmiştir. En önemli kararların alındığı, uzun süren oturumlar gerçekleştirildiği bu mekan, İngiliz İmparatorluğu'nun dünya tarihine yön veren pek çok önemli kararının alındığı yerdir.
- 1642 yılında İngiliz İç Savaşı'nın patlak vermesinden sonra, Parlamento Binası, Oliver Cromwell'in liderliğindeki İngiliz Parlamentosu'nun kontrolünde kalmıştır.
- 1834 yılında meydana gelen bir yangın sonucu, Parlamento Binası'nın bazı bölümleri tamamen hasar görmüştür. Ancak bina, o dönemki Başbakan Sir Robert Peel tarafından yeniden inşa ettirilmiştir.
- 1911 yılında kabul edilen Parlamento Yasası, İngiliz Parlamentosu'ndaki Erkekler Lordlar Kamarası ve Kadınlar Lordlar Kamarası'nın güçlerinin sınırlandırılmasını öngörmüştür.
Parlamento Binası, İngiliz İmparatorluğu'nun tarihi miraslarından biridir. Tarihi yapısı, önemi ve sembolik değeriyle ziyaretçiler için oldukça büyüleyici bir mekandır.